2022 YILINDA ENGELLİLERE VERİLMESİ GEREKEN HAKLAR

 

2022 YILINDA ENGELLİLER LEHİNE DEĞİŞTİRİLMESİ GEREKEN HAKLAR

 

Engelli bireyler ve engelli aileleri için 2022’nin çok daha mutlu geçmesi temennisiyle videomuza başlamak istiyorum.

2021’in başından beri 2022 senesinin seçimden önceki yıl oldugu için birçok konuda stratejik bir öneme sahip oldugunu belirtiyorum.Bazı haklarımızı genişletebileceğimiz bazı haklarımızı ise sıfırdan alabileceğimiz bir sene olacak 2022.

2022 de özellikle son 6 ayında çok daha fazla iyileştirme olacağı kesin.Yani 2022 bizler için gerçekten güzel bir yıl olacak.

 

Hangi konularda ne yapılmasını istiyorsak dile getirmemiz yani kamuoyu oluşturmamız şart.Türkiyenin en büyük sivil toplum örgütüyüz biz aslına bakarsanız ama bir türlü gereken birlikteliği sağlayamıyoruz.Daha kaliteli bir yaşam sürebilmemiz için üzerimizdeki yılgınlığı atmamız ve birlik olmamız şart öncelikle.Çünkü kaliteli yaşamak en çok bizim hakkımız ve hak verilmez alınır.Sorunlarımızla yüzleşip çözümlere odaklanmamız gerekiyor.Bu konuda da devletimizin üzerine ne düşüyorsa  bunları talep etmeliyiz.

 

Burada anlattıklarımı resmi mercilere ileteceğiz yani sadece sanal alemde kalmayacak bilgiler.Aralık ayının 20’sine kadar engelli bireylerin en  çok talep ettikleri konuları yorumlara yazın arkadaşlar gözden kaçırdıklarımız varsa ekleyelim.

Beklentilerimiz arasında ilk sırayı çeken videosunu çekmiştiğimiz üzere ötv muafiyetinin kaldırılması konusu var.

Yeniden değerleme kapsamında engelli raporuyla ötv muafiyeti üst limiti yaklaşık 450 bin tl oldu.Cimere yapmış oldugumuz başvurular sonucu hepimize gelen yanıt bu,fakat cumhurbaşkanının ötv üst limitini değiştirmesi veya kaldırması yetkisi sadece bir imzasına bakıyor onun bu kadar diretiyoruz bu konuda.Bakanın yaptıgı son açıklamada ötv konusunda iyileştirme geleceğini de öğrendik.

Sayın Cumhurbaşkanımızın İzmir’de engelliler gününden önce yaptıgı konuşma bazı iyi gelişmelerin olacağı konusunda bizi heyecanlandırdı açıkcası.Cumhurbaşkanımızın engelliler ve engelli aileleri hassasiyeti ve bazı konulara çok hakim olması bizim için gerçekten gelecek adına olumlu fikirlerimizin olmasını sağladı.

Engelli raporuyla ötv muafiyetli araç alacak olan kişilere olması gerekenden daha fazla rakamlar söylenmesi ve bayileirn haksız kazanç elde etmeye çalışmaları bizzat devletin yeni oluşturacağı bir birim tarafından denetlenmeli ve yüksek fiyat veren markalara ağır yaptırımlar gelmelidir.

Ötv muafiyetinin kaldırılmasından sonra engelli dernekleri ve federasyonu olarak en çok gerçekleşmesini istediğimiz konu Çözgerli çocuklara bakan anne veya baba fark etmeden sosyal güvencelerinin olması.Hayatlarının neredeyse tamamını evlatlarının bakımına ayırdan ebeveynlerin sigorta primlerinin devlet tarafından ödenmesi ve erken emeklilik haklarından yararlanmasını istiyoruz.Çocuklar için hassasiyetimiz büyüklere göre daha fazla bundan dolayı da bakım maaşlarının da asgari ücretle aynı olmasını istiyoruz.

Araç alanların engelli maaşları ve evde bakım maaşlarının kesilmesi konusu gözden geçirilmelidir.Gelir kriteri yönetmeliği kaldırılmaldır.Otomobil almak zenginlik göstergesi değil zorunlu ihtiyaçtır.Bu uygulamanın tamamen kalıdrılması gerekmektedir.

Vasi olan kişi ek kararla araç almaya çalıştıgı zaman önüne hakim reddi diye demokrasiye hiç yakışmayan bir engel çıkmaktadır.Devletin bu konuda da inisiyatifi tek bir hukuk insanına bırakmaması gerekmektedir.Engelli raporuyla otomobil alımı çok ciddi bir ve hayat kurtarıcı bir olay.Engelli bireylerin ve ailelerinin yaşam standartını bir otomobil bile inanılmaz seviyede yükseltmektedir ama gelin görün ki x şehrindeki sulh hukuk hakimi engelli ulaşımı ve konforu için sınırdaki bir suv araca olur verirken başka bir şehirdeki hakim araç alımı olur vermiyor ve senin neyine büyük pahalı araç sen git normal sedan araç al diyor,kesinlikle bu keyfi uygulamanın önüne geçecek net bir yasa çıkmak zorunda.Bunun yanı sıra vasilik için ve ek karar için bazen 6 ay bekleyen insanlar var,maalesef pandemiyi bahane edip de çalışmayan ve işi boşlayan kurumlar yüzünden engelli aileleri çok mağdur oluyor,süreli rapor alanlar da bu süreçler yüzünden araç alamıyorlar hakları yanıyor,bu sürecin de kısa tutulması hatta 1 ay içinde yanıt vermeyen mahkemelere,hakimlere yaptırım uygulanmalıdır kanun koyucu tarafından.

 

Ekpss son dönemlerde neredeyse kpss ye eş değer bir sınav olma yolunda ilerliyor,sorular maalesef son 4 yılda çok zorlaştırıldı ve sınav amacından çıkmaya başladı.İlk dönemlerde ki sınav düzeyine çekilmesi gerekiyor sınavın ve kamu kuruluşlarına açılan engelli kontejyanının tamamen doldurulmasını istiyoruz.Bu rakam şu an olması gereken yarısı kadar maalesef.Kontejyanın doldurulması için atamaların daha sık gerçekleştirilmesi gerekiyor tabi.

Saplık konusunda da birçok sıkıntı yaşanmasıyla beraber en büyük sorun engelli bireylerin muayene için randevu bulamamaları.Sağlık Bakanlıgı engelli bireyler için mhrs de ayrı bir randevu sistemi oluşturmalı.Doktorların engelli bireylere tutum ve davranışları için özel eğitimler vermelidir.

Engelli bireylerin rehabilitasyon hizmetleri, yardımcı cihaz,  tıbbi sarf malzemesi vb. hayati öneme sahip ihtiyaçlarının büyük bölümü devlet tarafından karşılanmıyor ya da yeterli değil.

Sağlık tesislerinde erişim hala çok düşük. İşaret dili bilen personel ve özellikle doktor olmayışı ciddi sorunlar yaratıyor. Toplam 469 hastaneden bilgi edinmeye yanıt veren 385 hastanenin %62,86’sında işaret dili bilen personel yok.

Sağlık konusunda düzeltilmesi gereken çok sorun var ama genel olarak beklentilerimiz öncelikle bu konuların bir çözüme ulaşması.

Engelli raporu çıkartmama da bir çok sorun mevcut maalesef.Bunların başında hastalıklara verilen engelli oranlarının standart olmayışı ve doktor inisiyatifinin oran vermede çok ön planda olması geliyor. Engel oranlarında çizelgede tam bir standart tutturulamadıgı için doktorlar ileride kendilerine hesap sorulmasın mantıgıyla maalesef birçok engelli bireye hastalıklarından hak ettikleri oranı vermiyor ve mağdur ediyorlar.İl sağlık müdürlükleri bu konuda doktorları uyarmalı ve sıkı denetimlere tabi tutulmalıdır.

Ulaşım konusunda da birçok problem var.Yapılan araştırmaya göre türkiyede ki belediye otobüslerinin %60 ında rampa yok ve tekerlekli sandalyeler için uygun değiller.Uygun olanlarda da birçok belediye otobüsü şoförü rampayı kendileri indirmiyor.ya vatandaştan yardım bekliyorlar ya da engelli kişiyi almadan yola devam ediyorlar.Bu konuda da ciddi iyileştirmelerin yapılması şart.

İşkur tarafından engelli bireylere iş kurmaları karşılığında verilen hibe 65 bin tl günümüz şartlarında hiçbir anlam ifade etmemektedir,bu rakamın en az 150 bin tl olmasını bekliyoruz ve verilecek olan hibelerin iş kurduktan sonra fatura karşılıgında değilde iş kurma süreci öncesi verilmesi gerekmektedir zira zaten iş kurmak isteyen engelli bireylerin çoğunda bu paralar bulunmamaktadır.

 

Engellilere verilen değer ve yaşam haklarına gösterilen özen, bir ülkenin medeniyet seviyesini gösterir. Bu sadece yönetim olarak değil toplumsal olarak da yerine getirilmesi gereken bir görev.İskandinav ülkelerine bakıyorsunuz engel bireyler için özel salıncaklar bile mevcut tekerlekli sandalyelerle çocukların binip eğlenebileceği oyuncaklar ve oyun alanları mevcut.Ulaşımda sırf engelli bireylere ayrılan otobüslerden sırf engelli bireyler için çalışan hastanelere kadar çok güzel imkanlar sunuyorlar vatandaşlarına.

Ülkemizde ise engelli bireyler böyle haklara sahip olmadıkları için evlerinden çıkamayıp hayat küsüyorlar.Sosyalleşmek isteyenleri ise dışarıda o kadar fazla zorlukla karşılaşıyorlar ki onlar da zamanla pes edip maalesef kendi dünyalarına dönüyorlar.

Engelli park yerlerine park eden araçlar,engelli rampalarını kapatan araçlar,asansör koyulmayan üst geçitler,asansör olsa bile engelli bireylere yer vermeyip kendi binen bilinçsiz insanlar,engelli bireyleri ulaşım araçlarına almak istemeyen şöförler,sırf yasal engelli kadrosunu doldurmak için engelli çalıştırıp mobing uygulayan firmalar,okullarda engelli çocuklara karşı takınılan tutum ve engelli çocuğu olmayan ailelerin sınıflarda engelli çocuk istememeleri yani sayılacak o kadar fazla toplumsal problem var ki.Hem yönetimsel olarak hem de toplum bazında daha alacağımız çok yol var.

Hep söylediğim gibi engelli dernekleri federasyonları  çok daha aktif olmalı.Hem siyasilerin hem de toplumun bilinçlenmesi eğitimle olur.Engelli hakları için bu eğitimler zorunlu olmalı ve yasal olarak desteklenmelidir.